Muharrem İnce’den Kılıçdaroğlu’na: Trabzon’da ülkücü, Konya’da muhafazakâr, Van’da HDP’li oluyorsun
Diyarbakır’a gelen Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce, bir otelde basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasında cezaevinde olan HDP eski Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ile ilgili tartışmalara değinen İnce, “Van’a gidiyorsun Demirtaş’ın özgür kalmasını istiyorsan bizimle birlikte olacaksın diyorsun. Ortama bakılırsa konuşuyorsun. Trabzon’a gidiyorsun ülkücü oluyorsun. İzmir’e gidince Atatürkçü, Konya’da muhafazakar, Van’a gidiyorsun HDP’li oluyorsun. bu biçimde siyaset olmaz. Prensipli siyasetten yanayız. Biz hakim savcı değiliz. Bu yargı sistemine asla inanmıyorum. Bu mahkeme kararlarına valla hürmet duymuyorum. İktidar ne istiyorsa onu yapıyor bu mahkemeler. Bir kişiyi hür bırakırım demek de gerçek değil, biz ne tutuklatırız ne özgür bırakırız. Bu bizim vazifemiz değil. O mahkemelerin vazifesi. Bizim bakılırsavimiz adil bir yargı nizamı kurmaktır. Memleket Partisi’nin iktidarında bu mahkemelere itimat duyacaksınız” dedi.
İnce, şu biçimde devam etti:
“Değerli arkadaşlar, biz geldik Demirtaş’ın özgür kalmasını istiyorsanız bizim yanımıza gelin… Ya dokunulmazlıklarda sen evet oyu vermedin mi? Hangi oyu verdin sen? Muharrem İnce ne oyu verdi? Ben hayır verdim. Partimi dinlemedim. Zira benim partimi yönetenler bu biçimdeki partimi yanlış yapıyordu. Gittim genel lidere, yanlış yapıyorsun dedim. Dokunulmazlıklara evet deme dedim. Bak dedim, evvel HDP’lileri mahpusa atarlar daha sonra CHP’lileri mahpusa atarlar. Yapma bunu dedim. HDP ile yan yana görünmek istemiyorum dedi. Verdiğim karşılığı söyleyeyim. Kürtler yanlışsız söylüyor olamaz mı, dedim. Kürtler daima yanlış mı, söyler? Kürtler hakikat söylüyorsa hakikat derim, yanlış söylüyorsa yanlış derim. Ben unsurlu bir siyasetten yanayım.”
‘Beni partim hançerledi’
2018’de CHP’nin oylarına sahip çıkmadığını savunan Muharrem İnce, şöyleki devam etti:
“12 bin sandığa gözlemci koymadılar hiç. 4 milyon oyu çöpe attılar. Bana diyorlar ki, sen sahip çıkmadın. Bunu diyenler aptallardır. Cumhurbaşkanı adayı sandığa sahip çıkmaz. Sandığa parti sahip çıkar. Ben bir tane tek başına bir adamım. 200 bin sandık var. Parti, örgüt sahip çıkar. 12 bin sandığa gözlemci koymadılar. Bugün de bir daha birebir durumda olduğunu düşünüyorum. Biz Memleket Partisi olarak tüm sandıklarda örgütlenemedik. Biz daha yeni seçime girme hakkını yeni aldık. Lakin eminim ki Diyarbakır’da CHP bütün sandıkları koruyamayacaktır. Benim seçimimde koruyamadı zira. Konya’da, Urfa’da ve Maraş’ta koruyamadı. Biliyorum, bugün de tıpkı olduğunu varsayım ediyorum. O kadar iğnelerle hasta hasta mitingler yaptım. Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdım. 50 günde 107 miting yaptım. Cumhuriyet tarihinin en kalabalık mitinglerini topladım. Millet umutsuzdu, o umutları dirilttim, fakat beni partim hançerledi. Sandığa, oylara sahip çıkmadı, çıkmadılar, daha sonra da seçim gecesi neredeydin? Neredeydim seçim gecesi? Neredeydik kardeşim, arıyorum CHP Genel Merkezi’ni kaldık mı ikinci tipe? Ne oldu? Sistem çökmüş. Bilgi olmayınca sistem çökünce, sandıklardan sonuç gelmeyince ben nasıl çıkacağım meydana. Çıkamadım alışılmış ortalığa, bu sefer başladılar sarhoştu da bilmem neydi de.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Seyahat Parkı olaylarına değindiği konuşması sırasında sarf ettiği sözlerle ilgili hata duyurusunda bulunduğunu belirten Muharrem İnce, “Siyasetin bu lisanını de değiştirmeliyiz. Siyasi partiler birbirinin rakipleridir, düşmanları değil. Biz seçime gireceğiz arkadaşlar. Savaşa girmeyeceğiz. Biz öteki partilerle savaş yapmayacağız. Yarış yapacağız, seçim yapacağız” dedi.
Diyarbakır’a gelen Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce, bir otelde basın toplantısı düzenledi.
Konuşmasında cezaevinde olan HDP eski Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş ile ilgili tartışmalara değinen İnce, “Van’a gidiyorsun Demirtaş’ın özgür kalmasını istiyorsan bizimle birlikte olacaksın diyorsun. Ortama bakılırsa konuşuyorsun. Trabzon’a gidiyorsun ülkücü oluyorsun. İzmir’e gidince Atatürkçü, Konya’da muhafazakar, Van’a gidiyorsun HDP’li oluyorsun. bu biçimde siyaset olmaz. Prensipli siyasetten yanayız. Biz hakim savcı değiliz. Bu yargı sistemine asla inanmıyorum. Bu mahkeme kararlarına valla hürmet duymuyorum. İktidar ne istiyorsa onu yapıyor bu mahkemeler. Bir kişiyi hür bırakırım demek de gerçek değil, biz ne tutuklatırız ne özgür bırakırız. Bu bizim vazifemiz değil. O mahkemelerin vazifesi. Bizim bakılırsavimiz adil bir yargı nizamı kurmaktır. Memleket Partisi’nin iktidarında bu mahkemelere itimat duyacaksınız” dedi.
İnce, şu biçimde devam etti:
“Değerli arkadaşlar, biz geldik Demirtaş’ın özgür kalmasını istiyorsanız bizim yanımıza gelin… Ya dokunulmazlıklarda sen evet oyu vermedin mi? Hangi oyu verdin sen? Muharrem İnce ne oyu verdi? Ben hayır verdim. Partimi dinlemedim. Zira benim partimi yönetenler bu biçimdeki partimi yanlış yapıyordu. Gittim genel lidere, yanlış yapıyorsun dedim. Dokunulmazlıklara evet deme dedim. Bak dedim, evvel HDP’lileri mahpusa atarlar daha sonra CHP’lileri mahpusa atarlar. Yapma bunu dedim. HDP ile yan yana görünmek istemiyorum dedi. Verdiğim karşılığı söyleyeyim. Kürtler yanlışsız söylüyor olamaz mı, dedim. Kürtler daima yanlış mı, söyler? Kürtler hakikat söylüyorsa hakikat derim, yanlış söylüyorsa yanlış derim. Ben unsurlu bir siyasetten yanayım.”
‘Beni partim hançerledi’
2018’de CHP’nin oylarına sahip çıkmadığını savunan Muharrem İnce, şöyleki devam etti:
“12 bin sandığa gözlemci koymadılar hiç. 4 milyon oyu çöpe attılar. Bana diyorlar ki, sen sahip çıkmadın. Bunu diyenler aptallardır. Cumhurbaşkanı adayı sandığa sahip çıkmaz. Sandığa parti sahip çıkar. Ben bir tane tek başına bir adamım. 200 bin sandık var. Parti, örgüt sahip çıkar. 12 bin sandığa gözlemci koymadılar. Bugün de bir daha birebir durumda olduğunu düşünüyorum. Biz Memleket Partisi olarak tüm sandıklarda örgütlenemedik. Biz daha yeni seçime girme hakkını yeni aldık. Lakin eminim ki Diyarbakır’da CHP bütün sandıkları koruyamayacaktır. Benim seçimimde koruyamadı zira. Konya’da, Urfa’da ve Maraş’ta koruyamadı. Biliyorum, bugün de tıpkı olduğunu varsayım ediyorum. O kadar iğnelerle hasta hasta mitingler yaptım. Cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırdım. 50 günde 107 miting yaptım. Cumhuriyet tarihinin en kalabalık mitinglerini topladım. Millet umutsuzdu, o umutları dirilttim, fakat beni partim hançerledi. Sandığa, oylara sahip çıkmadı, çıkmadılar, daha sonra da seçim gecesi neredeydin? Neredeydim seçim gecesi? Neredeydik kardeşim, arıyorum CHP Genel Merkezi’ni kaldık mı ikinci tipe? Ne oldu? Sistem çökmüş. Bilgi olmayınca sistem çökünce, sandıklardan sonuç gelmeyince ben nasıl çıkacağım meydana. Çıkamadım alışılmış ortalığa, bu sefer başladılar sarhoştu da bilmem neydi de.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Seyahat Parkı olaylarına değindiği konuşması sırasında sarf ettiği sözlerle ilgili hata duyurusunda bulunduğunu belirten Muharrem İnce, “Siyasetin bu lisanını de değiştirmeliyiz. Siyasi partiler birbirinin rakipleridir, düşmanları değil. Biz seçime gireceğiz arkadaşlar. Savaşa girmeyeceğiz. Biz öteki partilerle savaş yapmayacağız. Yarış yapacağız, seçim yapacağız” dedi.