Nagehan Alçı: İmamoğlu aday olabilirse bir muhalefet adayının alacağı azamî oyu alır
HaberTürk müellifi Alçı bugün kaleme aldığı yazısında, “Öncelikle şunu kabul etmek gerekir: İmamoğlu aday olabilirse bir muhalefet adayının alacağı azamî oyu alır. İkincisi, bu ülkede mevcut sistemde bile bir cumhurbaşkanı gerisine TBMM çoğunluğunu alamazsa asla otoriter bir idare sergileyemez. Yani TBMM çoğunluğu şayet olmazsa mevcut sistemde Cumhurbaşkanı’nın eli kolu bağlı. ‘Tamam işte İmamoğlu’nun aday olup kazandığı ve 6’lı Masa’nın mecliste çoğunluğu aldığı senaryoda İmamoğlu istediği her şeyi yapabilir’ diyorsanız size bir şey hatırlatayım… Ortada yalnızca bir “iktidar-muhalefet” matematiği yok. Bir de mecliste çoğunluğu elde edecek partilerin milletvekillerinin bağlı oldukları başkanlar var. Unutmayalım İmamoğlu parti genel lideri değil, yani milletvekili listelerine, kimin meclise girip kimin giremeyeceğine o karar vermiyor. ötürüsıyla parlamentoda bulunacak vekiller parti genel lideri olmayan cumhurbaşkanına değil kendi partilerinin genel liderlerine bağlı olacaklardır.” sözünü kullandı.
Alçı şunları kaydetti:
“Bu durumda İmamoğlu tez edildiği üzere otoriter eğilimlere girmek istese bile partisinin milletvekillerini ve 6’lı Masa’nın başka partilerinin vekilleri temel olarak partilerinin genel liderlerini dinlemeye devam edecekler. Ben İmamoğlu üzerinden anlatıyorum lakin olağan olarak bu Mansur Yavaş için de geçerli. Ekrem Beyefendi var iseyalım Cumhurbaşkanı oldu… TBMM çoğunluğuna karşın tek bir aksiyon bile yapamaz. Yeni sistemde cumhurbaşkanının çıkardığı bir kararname ile ilgili olarak TBMM öbür bir kanun çıkarırsa Meclis’in çıkardığı kanun geçerli oluyor. Yani “Ekrem İmamoğlu seçilirse diktatör olur” tezinin son derece temelsiz olduğu kanaatindeyim. Gerisinde kendi tercih ettiği, ona bağlı 300’den çok vekil şayet olmazsa bu biçimde bir şey yapma ihtimali yok.”
HaberTürk müellifi Alçı bugün kaleme aldığı yazısında, “Öncelikle şunu kabul etmek gerekir: İmamoğlu aday olabilirse bir muhalefet adayının alacağı azamî oyu alır. İkincisi, bu ülkede mevcut sistemde bile bir cumhurbaşkanı gerisine TBMM çoğunluğunu alamazsa asla otoriter bir idare sergileyemez. Yani TBMM çoğunluğu şayet olmazsa mevcut sistemde Cumhurbaşkanı’nın eli kolu bağlı. ‘Tamam işte İmamoğlu’nun aday olup kazandığı ve 6’lı Masa’nın mecliste çoğunluğu aldığı senaryoda İmamoğlu istediği her şeyi yapabilir’ diyorsanız size bir şey hatırlatayım… Ortada yalnızca bir “iktidar-muhalefet” matematiği yok. Bir de mecliste çoğunluğu elde edecek partilerin milletvekillerinin bağlı oldukları başkanlar var. Unutmayalım İmamoğlu parti genel lideri değil, yani milletvekili listelerine, kimin meclise girip kimin giremeyeceğine o karar vermiyor. ötürüsıyla parlamentoda bulunacak vekiller parti genel lideri olmayan cumhurbaşkanına değil kendi partilerinin genel liderlerine bağlı olacaklardır.” sözünü kullandı.
Alçı şunları kaydetti:
“Bu durumda İmamoğlu tez edildiği üzere otoriter eğilimlere girmek istese bile partisinin milletvekillerini ve 6’lı Masa’nın başka partilerinin vekilleri temel olarak partilerinin genel liderlerini dinlemeye devam edecekler. Ben İmamoğlu üzerinden anlatıyorum lakin olağan olarak bu Mansur Yavaş için de geçerli. Ekrem Beyefendi var iseyalım Cumhurbaşkanı oldu… TBMM çoğunluğuna karşın tek bir aksiyon bile yapamaz. Yeni sistemde cumhurbaşkanının çıkardığı bir kararname ile ilgili olarak TBMM öbür bir kanun çıkarırsa Meclis’in çıkardığı kanun geçerli oluyor. Yani “Ekrem İmamoğlu seçilirse diktatör olur” tezinin son derece temelsiz olduğu kanaatindeyim. Gerisinde kendi tercih ettiği, ona bağlı 300’den çok vekil şayet olmazsa bu biçimde bir şey yapma ihtimali yok.”